Bölge ismini güneyindeki Akdeniz'den alır. Ege Bölgesi ile olan sınırı Köyceğiz gölünün batısından başlayarak Sultan dağlarına kadar uzanır. Kuzeyde İç Anadolu Bölgesi'ne komşudur. Bölgeyi kuzeydoğudan Doğu Anadolu Bölgesi ve doğudan G.Doğu Anadolu Bölgesi çevreler.
Yurdumuzun güneyinde alan bakımından 4. büyük bölgemizdir
YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ smı Toros Dağları ve yüksek platolarla kaplıdır. Genel olarak engebeli ve dağlıktır. Toroslar, III. Jeolojik zamanda oluşmuş Alp – Himalaya sistemine bağlı genç kıvrım dağlarıdır. Batı ve Orta Toroslar bölge içinde geniş yer tutar.
Bölgenin büyük bir kı
Batı Toroslar Antalya Körfezi'nin her iki yanında da yer alır. Bey Dağları, Çiçekbaba ve Barla Dağları Antalya Körfezi'nin batısında, güneybatı - kuzeydoğu yönünde uzanırlar. Sultan Dedegöl ve Geyik Dağları Antalya Körfezi'nin doğusunda kuzeybatı - güneydoğu yönlü uzanır.
Anamur Burnu'nun kuzeyinden başlayan Orta Toroslar, güneybatı - kuzeydoğu yönlü uzanan üç kütleden oluşur. Bunlar, Bolkar Dağları, Aladağlar, Tahtalı Dağları ve Binboğa Dağları'dır. Akdeniz Bölgesi'nde Toroslar'dan başka Hatay - K. Maraş istikametinde uzanan dağların oluşturduğu bir dış sıra halinde Nur (Amanos) Dağları uzanır.
Dağların kıyıya paralel uzanması, dalga aşındırmasının fazla olmasına ve kıyılarda yalıyarların (falezlerin) çokluğuna neden olmuştur.
Akdeniz Bölgesi'nde yer yer plato alanları bulunur. Bunlardan biri Antalya Körfezi'nin batısındaki Teke Platosu, diğeri de Anamur Burnu'nun gerisindeki Taşeli Plâtosu'dur. Antalya Körfezi'nin batısındaki dağlarla ve platolarla kaplı karstik arazi "Teke Yöresi" olarak adlandırılır. Teke Yöresi ve Taşeli Platosu bölgenin en tenha yerleridir.
Türkiye'de karstik yapının yaygın olduğu yerlerde yağışın fazla olmasına karşın yeraltına sızmanın çok olması, yerüstü sularının zayıf olmasına yol açar. Bu nedenle de bu yerlerde nüfus yoğunluğu azdır.
Dağlar kıyıdan itibaren yükseldiği ve kıyıya paralel olduğu için iç kısımlarla ulaşım ancak bazı geçitlerle sağlanabilmektedir.
Bölgedeki başlıca geçitler şunlardır: Göller Yöresi'ni Antalya'ya bağlayan Çubuk geçidi, İç Anadolu'yu Silifke'ye bağlayan Sertavul geçidi, Amik Ovası'nı İskenderun'a, hatta Suriye'ye bağlayan Belen geçidi ve Çukurova'yı İç Anadolu'ya bağlayan Gülek geçididir.
Bu bölgedeki ovalar çöküntü alanlarında alüvyonların yığılması ile oluşmuş birikim alanlarıdır. Bu birikim alanlarından en önemlileri Çukurova delta ovası ile Hatay çukurluğundaki Amik ovasıdır. Akdeniz Bölgesi'nin batısında da kıyıda Antalya ovası ile Göller yöresinin küçük çöküntü ovaları bulunmaktadır.
Akdeniz Bölgesi genel olarak engebeli ve dağlıktır. Bölgenin%80'ini kıyıya paralel uzanan Toros Dağları ile yüksek platolar oluşturur. Bu durum, bölgedenüfus dağılışını, kara ulaşımını, bitki örtüsünü, turizm çeşitliliğini çok etkiler. Sanayi ürünleri çeşitliliği ise bu durumdan en az etkilenir.
TOPRAK
Genel olarak yağış ve sıcaklığın yeterli olması, toprak içerisindeki demir bileşiklerinin daha hızlı oksitlenmesini sağlamıştır. buna bağlı olarak toprak kırmızımsı bir renk alır. Özellikle kireç taşlarının çatlaklı olması sonucunda hava ve su dolaşımı çok iyi gerçekleşir. bu ise kireç taşlarının bulunduğu sahalarda toprağın kızıllaşmasını daha da hızlandırır. Bunun sonucunda Akdeniz Bölgesi'nin karstik arazilerinde kırmızımsı renkte terra rossa toprakları yaygındır.
AKARSU ve GÖLLER
Bölgedeki akarsular düzensizrejime sahiptirler. Akarsurejiminin düzensiz olmasında çeşitli faktörlerin etkisi vardır. Bunlar:
Bölgede etkili olan Akdeniz ikliminde yağışlarınçoğu kış aylarında görülür. Yaz ayları ise çok sıcak ve kurak geçer. Bununsonucuolarak akarsular kışın kabarır, yazın ise kuruyacak seviyeye gelir.
Bölgedekarstik yeryüzü şekillerinin geniş yer tuttuğu görülür. Bunun sonucu olarak, yağışlı mevsimlerde suyun bir kısmı yer altına sızarak akarsuların fazla kabarmasını önler. Yazın ise yeraltı suyunun akarsuya karışarak su seviyesinin alçalmasını az da olsa engellediği görülür.
Bölgenin en önemli akarsuları, Asi, Seyhan, Ceyhan, Göksu, Manavgat, Aksu ve Dalaman çayıdır.
Bölge göl bakımından zengindir. Batısında tektonik vekarstik etkenlerle oluşan göllerin yer aldığı Göller Yöresi bulunmaktadır. Beyşehir, Eğirdir, Burdur, Acıgöl, Suğla, Söğüt, Salda, Elmalı ve Kovadagölleri bulunur.
Eğirdir Gölü tatlı su gölüdür. Bunun nedeni fazla sularını yer altından Aksu'ya ve dolayısıyla Akdeniz'e boşaltmasıdır. Bu göllerden Suğla Gölü, zamanzaman kuruyacak derecede su kaybına uğrar.
DoğudaHatay yöresindeki Amik Gölü de, Asi nehrinin taşkınlarının bataklık şeklinde olduğu bir göldür. Bualan akarsuların getirdiği alüvyonlarla büyük ölçüde dolmuştur
İKLİM ve BİTKİ ÖRTÜSÜ
Bölgede karakteristik Akdeniz iklimi görülür. Yazlar sıcak vekurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Yıllık sıcaklık ortalaması 18°C'dir. Kıyıda yıllık yağış miktarının 1000 mmyi bulduğu yerler vardır. Akdenizkıyıları kış mevsiminin en ılık geçtiği bölgemizdir. Buna yol açan nedenler, nemlilik miktarı, güneşışınlarının düşme açısı ve Toros Dağları'nın doğrultusu ve yükseltisidir. Toroslar, kışın kuzeyden gelen soğukhava kütlelerinin kıyıya inmesini önler.
Yağış maksimumukış mevsimine rastlar.
Bölgedeki yaz kuraklığı ise, dinamik yüksek basınç alanlarının etkili olması, bölgenin alçalıcı hava hareketlerinin etkisine girmesinin sonucudur.
Kıyıdan itibaren yükseldikçe sıcaklık düşmekte, yağış miktarı artmaktadır.
Denize dönükyamaçların etekleri bol yağış alır. Batıda Antalya çevresi doğuda, Hatay,Dörtyol, Osmaniye,Kadirli, Bahçe çevresi 1000 mm civarında yağış alır. Oysa ovadaki Mersin ve Adana çevresi 600 - 700 mm yağış almaktadır.
Karasallaşmanın belirgin olduğu yerler, bölgenin batı kesiminde genişler. Göller yöresi ve Teke yöresi karasallığın en belirgin olduğu yerlerdir. Sıcaklık farkları artar, kışlar daha uzun sürer.
Akdeniz Bölgesi'nde 700 - 800 m'ye kadar maki bitki örtüsü hakimdir. Maki, zeytin, mersin, defne, sakız ağacı, zakkum, keçiboynuzu, vb. kuraklığa dayanıklı bodur bitkilerden oluşur.
Bölgedeki ormanlar, makiden sonra başlar, 2400 m'ye kadar devam eder. Daha sonra dağ çayırları yer alır. Orman alanları üzerindeki dağ çayırları yazın kuraklığın etkisi ile kururlar.
AkdenizBölgesi'nin iç kesimlerine doğru gidildikçe iklim karasallaşır. Özellikle Göller Yöresi'nde yıllık yağış miktarı ve kış sıcaklık değerleri düşmüştür.
NÜFUS ve YERLEŞME
2000 nüfus sayımına göre, bölgede 8 706 005kişi bulunmaktadır. Nüfus sayısı bakımından dördüncü sırada yer alır. Nüfus yoğunluğu Türkiye ortalamasının altındadır.Akdeniz Bölgesi'nde nüfusun %70'i Adana Bölümü'nde toplanmıştır.
Bu Durumun Başlıca Nedenleri;
Zengin tarım alanı olan Çukurova'nın varlığı,
Çukurova'da tarım ürünleri işleyen sanayi kuruluşlarının fazlalığı,
Adana Bölümü'nün iç kesimlerle bağlantısının düzgün olmasıdır.
Adana Bölümü'nde Adana, Mersin, İskenderun, Antakya, KahramanMaraş, Tarsus, Kilis, Kozan, Kadirli, Osmaniye gibi büyük il ve ilçelerde sanayi, tarım ve ticaretin aktif olması nüfusun artmasına neden olmuştur.
Antalya Bölümü'nde ise nüfus, bölge nüfusunun %30unu oluşturur.
Çünkü;
Antalya Ovası Çukurova kadar verimli değildir.
Kalkerli kayaların varlığıyla karstlaşma, tarım hayatını olumsuz yönde etkilemektedir.
Antalya Bölümü'nde ulaşım fazla gelişmemiştir. Burdur ve Isparta yöresi demir yoluyla Ege Bölgesi'ne bağlanmış ve İzmir'in ard bölgesi durumuna gelmiştir.
AntalyaBölümü'nebağlı kıyı ovalarının, son yıllarda turizm faaliyetlerine bağlı olarak nüfusu artmaktadır.
Bunakarşılık toplu yerleşme daha fazladır. Ancak suyunbol olduğu yörelerde dağınık yerleşmeye rastlanır. Bölgenin kıyı ovalarında turistik tesislerin yaygınlığından dolayı dağınık yerleşme hakimdir. Bölgede köy ve kasaba evlerinin yapı malzemesini dahaçok kalker taşları oluşturur.
Akdeniz Bölgesi nüfus yoğunluğu açısından Türkiye ortalamasının altında bir durum gösterir. Bunun en önemli nedeni bölgenin %90'ını işgal eden Toroslar'dır.
Toroslar, Teke veTaşeli Yöresi Türkiye'nin en seyrek nüfuslu yerlerindendir.
Çukurova'da nüfus yaz mevsiminde artmaktadır. Buartışta tarım işçilerine olan gereksinimin artması rol oynar.
TARIM
Bölgede tarım alanları sınırlı olmasına rağmen kıyı şeridinde en önemli ekonomik etkinlik tarımdır. En önemli tarım alanları başta Çukurova olmak üzere Amik ve Antalya ovalarıdır.
İklim özellikleri tarımsal yaşamı şekillendirir. Tarım alanlarından yıl içinde birden çok ürün alma bakımındanen elverişli koşullara sahip olan bölgemizdir.
Bölgedeyetiştirilen başlıca tarım ürünleri şunlardır:
Buğday
Bölgenin hemenher tarafında yetiştirilir. Çukurova'da pamuk ekilmeyen alanlarda da ekilir.
Pirinç
Hatay'da Amik Ovası'nda, K. Maraş çevresinde veSilifke civarında yetiştirilir.
Pamuk
Başta Çukurova olmak üzere diğer kıyı ovalarındayetiştirilir.
Tütün
Göller Yöresi'nde ve Hatay çevresinde yetiştirilir.
Gül
Özellikle Isparta ve Burdur çevresinde tarımı yapılır.
Turunçgiller
Kıyı boyunca Finike, Antalya, Alanya, Anamur,Silifke, Mersin, ve Dörtyol'da yetiştirilir.
Muz
Alanya ve Anamur çevresinde yetiştirilir. Türkiye'de yetiştirilen muzun tamamı bölgeden karşılanır
Haşhaşve şekerpancarı
Özellikle Göller Yöresi'nin ürünleridir.
Zeytin ve üzüm
Kıyı şeridinde hemen her yerde yetiştirilir. Ancak bölge halkı daha kârlı olan pamuküretimine önem verdiği için zeytincilik ve bağcılık fazla gelişememiştir.
Bölge soya fasulyesi, yer fıstığı ve mısır üretiminde de Türkiye'de ilk sıradadır.
Seracılığın en yaygın olduğu bölge Akdeniz Bölgesi'dir. Bölgede kış sıcaklığının sıfır derecenin altına düşmemesi turfanda sebze ve meyveciliğin gelişmesine yol açmıştır. Mersin - Antalya kıyı şeridi turfanda sebzeciliğin en yaygın olduğu yerdir.
Akdeniz Bölgesi'nde hayvancılık fazla gelişmemiştir. Sığır, koyun ve keçi Toroslar'da yaylacılık sistemiyle yetiştirilir. Hayvanlardan en yaygın olanı kılkeçisidir. Çünkü bu hayvanToroslar'ın sarp yamaçlarında yaşamını kolayca sürdürür.
SANAYİ
AdanaBölümü'nde sanayi daha fazla gelişmiştir. Adana Bölümü'nde dokuma, tütün, gıda, kimya, tarım araçları, çimento, madeni eşya, cam ve tuğla fabrikaları vardır.
Mersin, önemli bir liman kentidir. Bu ilimizde, Ataş petrol rafinerisi bulunur.
Antalya'da ferro - krom tesisleri, yağ fabrikaları bulunur.
Isparta'da gülyağı fabrikaları, çimento fabrikası, tarım araçları yapım merkezleri ve halı fabrikası bulunur.
Burdur'da gül yağı fabrikası, şeker fabrikası, tarım araçları fabrikası, süt ve yem fabrikaları yer alır.
YERALTI ZENGİNLİKLERİ
Krom: Fethiye- Dalaman ve Adana (Aladağlar) çevresinde çıkarılır.
Barit: Mersin ve Adana çevresinde çıkarılır.
Boksit(alüminyum): Batı Toroslar'da Seydişehir çevresinde çıkarılır.
Kükürt: Keçiborlu (Isparta) çevresinde çıkarılır.
Demir: Adana (Feke ve Saimbeyli) çevresindeçıkarılır.
Asbest: Doğu Akdeniz'de Hatay çevresinde çıkarılır.
TURİZM
Bölge turizmden elde edilen gelirler bakımından 3. sıradadır.
Burdur'da İnsuyu mağarası, Alanya'da Damlataş mağarası, Tarsus'ta Yedi uyuyanlar mağarası, Antalya yakınlarında Karain mağarası, Düden, Manavgat Kurşunluve Tarsus şelaleri, Mersin'deki Cennet ve Cehennemobrukları ve Dilek kuyu mağarası bölgedeyer alan ve turizm faaliyetlerine neden olan karstik şekillerdir.
Ayrıca yazın erken başlaması deniz turizminin de erken başlamasına ve gelişmesine neden olmuştur. Bütün Akdeniz kıyıları boyunca turistik tesisler kurulmuştur ve kurulmaktadır. AkdenizBölgesi'nde Olimpos - Beydağları Sahil,Güllük Dağı (Termessos), Kovada Gölü, Kızıldağ, Köprülü Kanyon ve Karatepe - Aslantaş milli parkları bulunur.
Antalya'da her yıl düzenlenen Altın Portakal Film Festivali ile Mersin Moda ve TekstilFuarı da önemli turizm etkinliklerindendir.
BÖLÜMLERİ
Antalya Bölümü
Taşeli Platosu'nun batısında kalır. Antalya Bölümü endüstriyel gelişimbakımındanAdanaBölümü'ndendaha geridedir. Bunun nedeni Antalya Bölümü'nün dağlık olması ve tarım yapılan ovaların azalmasıdır.
Bozova,Elmalı, Acıpayam, Tefenni gibi karstik ovalara sahiptir.
Antalya Bölümü, Adana Bölümü'nü turizmde, seracılıkta ve yağış miktarında geçmiştir. Antalya Bölümü'ndeyeryüzüşekillerinin etkisiyle tarım yapılan alanlar daha dardır. Dağları kıyıdan itibaren ani olarak dikleşir ve iç kısımlarla olan bağlantıyı zorlaştırır. Böylece bölgenin art bölgesi yok denecek kadar azdır. Bu da Antalya Bölümü'nde endüstriyel gelişimin, Adana Bölümü'nden daha geri olmasına neden olmuştur.
Turizmpotansiyeli bakımından Antalya Bölümü, AdanaBölümü'nden çok önde gelir. Sanayi kuruluşlarının çokluğu yönüyle Adana Bölümü Antalya Bölümü'negöreöndedir. Kıyı ovalarının genişliği yönüyledeğerlendirildiğinde Adana Bölümü'nde yer alan Çukurova'nın Antalya Ovası'ndan çok geniş olduğunu görürüz. Tarımın ve sanayinin yoğun olarak yapıldığı Adana Bölümü'nde nüfus daha yoğundur. Antalya ve Adana Bölümü iklim şartları bakımından benzerlik gösterir. Her iki bölümde karakteristik Akdeniz iklim koşulları görülür.
İklim özellikleri her iki bölümdeaynıdır.
Sulama suyu miktarı şartları itibariyle iki bölüm de aynı avantajlara sahiptir.
Tarım alanlarının kullanış biçimi her iki bölümde benzerdir.
ADANA BÖLÜMÜ
Bölüm yüz ölçüm olarak Antalya Bölümünden daha büyüktür. Bölümde verimli ovalar geniş alan kaplar. Bölümün batısında bulunan Taşeli platosunun yüzeyi kireç taşlarından (kalker) oluşmuştur. Bu sebeple burada kireç taşlarının çözünmesi sonucu oluşmuş karstik şekiller meydana gelmiştir. Başlıcaları; Cennet-Cehennem obrukları, Dilek kuyu mağarası, yedi uyuyanlar mağarası gibi.
Bölge nüfusunun yarıdan fazlası bu bölümdedir. Sebepleri : Verimli tarım alanları, sanayinin gelişmiş olması ve ulaşım imkanlarının daha iyi olmasıdır. Bölümün en gelişmiş ili Adana'dır. Adana aynı zamanda Türkiye'nin 4. büyük kentidir. Adana ;Tarım, sanayi,ticaret ve eğitim kentidir.
Bölümün en önemli ticaret merkezleri Adana ve Mersin'dir. Mersin'de yer alan serbest ticaret bölgesi ve Mersin Limanı bölüm ticaretinde önemli paya sahiptir.
Toplam 55140 ziyaretçi (131015 klik) kişi burdaydı!